Gebelik Rehberi

Hayırlı ve sağlıklı nesiller için gebelik sürecine dair bilgiler.

Gebelikte dikkat edilecekler

Gebelikte Nelere Dikkat Etmelisiniz?

* Sigara ve alkol kullanmayınız.
* Hekim önerisi dışında ilaç almayınız.
* Hekiminizin önerdiği demir ilacını düzenli olarak kullanınız.
* Uzun süre ayakta durmayınız.
* Günlük işleriniz sırasında kendinizi yormayınız.
* Bisiklet sürme, tenis oynama, kayak yapma gibi sporlardan uzak durunuz.
* Mesleğiniz gereği de olsa ağır nesneler kaldırmaktan, zararlı metal, kimyasal madde ve radyasyondan uzak durunuz.
* Yolculuktan önce doktorunuza danışınız.
* Bol ve rahat giysileri seçiniz.
* Alçak topuklu rahat ayakkabılar giyiniz.
* Pamuklu iç çamaşırları giyinin ve iç çamaşırlarınızı günlük olarak değiştiriniz
* Yüzük ve bilezik gibi takılar takmayınız.
* Diş bakımına özen gösterin. Sabah uyanınca, akşam yatmadan önce ve her öğünden sonra yumuşak fırça ile, yavaş haraketlerle dişlerinizi fırçalayınız.

Gebelikte egzersiz

Kadının yaşamında en çok stres yaratan durumların başında gebelik gelir. Gebelik hem psikolojik hem de fiziksel olarak kadında çok büyük değişikliklere neden olur. Bu 280 günlük dönemde yapılacak egzersizler hem genel sağlık açısından hem de doğuma hazırlık açısından oldukça önemlidir.Gebelikte egzersize başlamak için genelde yapılanın aksine son 3 ayı beklemek gereksizdir. Aslında ideali gebelik planlandığında egzersizlere de başlamaktır. Bu sayede kişi kendini daha rahat hisseder ve gebelik fikrine daha kolay hazırlanabilir. Gebelik esnasında yapılan düzenli egzersiz kişinin duruş bozukluklarının giderilmesine yardımcı olur, eylem ve doğum esnasında görev yapan kas gruplarını güçlendirir, gebeliğe bağlı bazı rahatsızlıkları giderir ve halsizlik, yorgunluk şikayetlerini azaltır.

Gebelik esnasında 3 kas grubunun çalıştırılması önemlidir. Bunlar sırt, karın ve kasık kaslarıdır.

Gebelikte folik asit kullanımı

Gebeliğin ilk üç ayındaki maternal folik asit eksikliği fetal nöral tüp defektlerindeki (NTD) artmış riski beraberinde getirir. Bu yüzden çocuk doğurma çağındaki tüm anne adaylarına 400 mikrogram günlük folik asit almaları önerilir.

Folik asit amino asit ve nükleik asit sentezinde gerekli bir ko-enzim olup büyüme ve gelişmenin çok hızlı olduğu gebelik döneminde büyük önem taşır. Besinlerle alınan folik asit miktarı, ortalama 0,2 mg kadar olup bunun gebelikteki ihtiyacı karşılayamayacağı açıktır. Bu nedenle anne adayı olan her kadının 0,4 mg folik asit almasını sağlamak amacıyla üç strateji geliştirilmiştir.

Gebelikte ruhsal değişiklikler

Her gebe kadın gebe kaldığını fark ettiği andan itibaren annelik duygusunu yaşamaya başlar. Bu duygunun hissedilmesi ile anneler farklı bir havaya bürünürler ve daha şefkatli bir varlık haline dönüşürler. Ancak bu süreç içerisinde değişimler bazen olumsuz yönlere de kayabilir. Depressif ruh hali en sık karşılaştığımız sorunların başında gelir.

Bu durumda değişen kadınlık hormonları ve gebelikle birlikte artan farklı salgılar rol oynar. Eğer değişime vücut adapte olamazsa gebeler de sıkça ağlamalar, yaşama karşı arzularını kaybetme, bebeği istememe, kendi değersiz görme bazen de bebeği aldırma düşünceleri de yoğunlaşabilir. Bunlar genellikle kısa bir süre içeri,sinde gelip geçici durumlardır. Eğer 2-3 haftadan daha uzun sürerlerse gebenin yakınları da dikkatli olmalıdır. Depresyon geliyorum diyebilir.

Gebelikte sık rastlanan şikayetler

>>Kabızlık

Neden? Gebelikte kabızlık sık rastlanan bir belirtidir. Gebelik hormonları tüm düz kaslarda olduğu gibi sindirim sisteminin düz kaslarında da gevşemeye neden olurlar. Bu gevşeme barsak hareketlerinin yavaşlamasıyla sonuçlanır. Ayrıca gebeliğin son dönemlerine doğru iyice büyümüş olan uterusun rektuma (kalın barsağın son kısmı) baskı yapması da kabızlık gelişmesini kolaylaştırıcı bir etkendir.

Öneri: Kabızlıktan yakınıyorsanız hemen ilaç tedavisine başlamadan önce yapabileceğiniz bazı şeyler vardır: günde iki litre sıvı almanız, sebze ve meyve, yulaf ezmesi gibi lifli besinleri daha fazla ve hergün tüketmeniz ve doktorunuzun önerdiği ölçüde düzenli egzersiz yapmanız mutlaka faydalı olacaktır. Tuvalete çıkma ihtiyacı ortaya çıktığında bunu ertelememelisiniz. Bazı anne adayları sabah kahvaltısından önce içilen bir bardak ılık suyun da kendilerine yardımcı olduğunu belirtmektedir.

Gebelikte sigara kullanımı

Sigara dumanı içerdiği zift, nikotin, karbon monoksit, kurşun ve diğer zehirli birçok maddenin direkt olarak üstsolunum yollarına, buradan bronşlara ve akciğerlere ve buradan da kana geçmesi ve tüm organlara yayılmasıyla başta solunum sistemi, kalp ve damarlar olmak üzere vücudun tüm organ sistemlerine zarar verebilir.

Sigaranın bu zararlı etkileri kısa vadeli ve uzun vadeli olarak ikiye ayrılır:

Kısa vadeli etkiler

Bunlar, sigara içildiği anda vücuda giren nikotin ve karbonmonoksitin yarattığı anlık etkilerdir. Nikotin bronşları kasıcı etkisiyle akciğerlere daha az hava girmesine, damarları kasıcı etkisiyle damariçi basıncın yani tansiyonun yükselmesine, kalbe etkisiyle nabzın hızlanmasına neden olur. Karbonmonoksit ise alyuvarların içinde bulunan hemoglobin adlı molekülün oksijen taşımaktan sorumlu bölgelerini işgal ederek kanın oksijen miktarının azalmasına yolaçar.

Gebelikte tarama testleri

Gebelik sırasında Down Sendromu ve nöral tüp defektleri için yapılan testler genellikle gebeliğin 15-20. haftalarında yapılmaktadır. Bu tarama “üçlü test” adı verilen test ile yapılmaktadır. Ancak testin geç dönemde yapılması, sonuçlarının geç çıkması ve sonuç olarak anormal bir sonuç çıkması durumunda, gebelik sonlandırılması işleminin 20-22 hafta gibi geç bir döneme dek gelmesi hastalar açısından önemli bir dezavantaj oluşturmaktadır. Gebeliğin bu dönemde sonlandırılması hasta açısından önemli psikolojik sorunlara yol açabilmektedir. Ayrıca üçlü testin anomali saptama açısından duyarlılığının yüksek olmaması da ikinci önemli sorunu oluşturmaktadır.

İkili Test

Gebelikte uyku

Uyku, tüm canlıların ihtiyacı olan ve beyin başta olma üzere tüm vücut organlarının işlevlerini belli bir süre yavaşlatarak "kendilerini toparladıkları" bir dönemdir. Tüm organların düzenli ve birbirleriyle bağlantılı olarak çalışmasından sorumlu olan beyinde, gün boyunca süren yoğun çalışma neticesinde tükenen nörotransmitterler uyku esnasında yeniden oluşturulurlar. Nörotransmitter adı verilen maddeler sinir ağının birbirleriyle bağlantı noktalarında bulunan ve iki sinir hücresi arası geçişi sağlayan kimyasal maddelerdir ve sürekli yenilenmek durumundadırlar. Bu yenilenmenin önemli bir kısmı uyku esnasında olur.

Yeterince uyku uyumayan bir insanda yorgunluk hissi, gerginlik, sinirlilik ve başağrısı gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Dahası, sağlıklı karar verme, dikkati toplama gibi beyin faaliyetleri de olumsuz etkilenebileceğinden günlük yaşam bir süre sonra başaçıkılamaz hale gelebilir.

Hamilelikte vitamin ve mineral kullanımı

Hamilelik ve emzirme döneminde vitamin-mineral gereksinimi değişir mi?


Hamilelik döneminde hemen hemen tüm vitamin ve minerallere olan ihtiyaç önemli ölçüde artar. RDA olarak ifade edilen günlük vitamin rasyonu değerleri gebelik ve emzirme dönemlerinde bu artmış ihtiyacı göstermektedir.

Daha önce kullanılan oral kontraseptifler kadındaki vitamin depolarının, başta folik asit ve B6 vitamini olmak üzere azalmasına neden olmaktadır. Dolayısıyla hamile kalmaya karar verildiğinde genellikle vitamin düzeyleri yetersizdir. Aynı zamanda diğer önemli bir konu da kadın hamile kaldığını öğrendiğinde gebeliğin ilk 3-4 haftası geride kalmış olur ki bu dönem embriyonun gelişiminin çok önemli olduğu bir dönemdir. Dolayısıyla hamile kalmaya karar verildiği andan itibaren eğer vitamin ve mineral kullanılmıyorsa, kullanılmaya başlanması yararlı olacaktır.

Gebelikte yüzme

Sıcak yaz günlerinde hemen hepimizin aklını tatil hayalleri meşgul eder. Tatil deyince de insanın aklına ilk olarak güneş, kum ve deniz geliyor. Sıcak güneşin altında ısınan bedenleri serin sulara bırakmak hayali bile, çoğumuzun çalışma ortamından sanal ve kısa bir süre için de olsa uzaklaşmasına neden oluyor. Bazılarımız ise biraz daha şanslı. Ya evlerinde bulunan ya da spor klüplerinin veya otellerin havuzlardan yararlanabiliyorlar. Peki ya gebeler? Onlar sıcak yaz günlerinde yüzme zevkinden ve şansından mahrum kalmak zorundalar mı?

Cevap kocaman bir HAYIR. Çünkü yüzme yürüyüşden sonra gebelik süresince yapılabilecek en uygun ve yararlı spor. Hem dolaşım sistemi hem de kaslar üzerinde olumlu etkileri var.

Bebek Ateşlenirse Ne Yapılmalı?

Ateş, bir takım sağlık problemlerin belirtisi olmaktadır. Ortalama vücut sıcaklığının normal değerinin üzerinde olması durumudur. Vücut sıcaklığının normal değeri 37 derecedir. Yetişkinlerde 39,4 dereceye ulaşmadığı taktirde ateş tehlikeli bir durum teşkil etmemektedir. Eğer ki ateş 39,4 derece üzerine çıkarsa tıbbi müdahale gerekmektedir. Mutlaka uzman bir doktordan yardım alınması gerekir. Bebeklerde ve çocuklarda yavaş yavaş yükselen ateş ciddi bir enfeksiyonun belirtisi olabilir.

Bebekte ateşe neden olan faktörler nelerdir?

Ateşe neden olan faktörler;

Virüs
Bakteriyel bir enfeksiyon
Güneş çarpması
Aşırı güneş yanıkları
Eklemleriniz de meydana gelen iltihaplanma ve bazı iltihaplanma durumları
Kötü huylu bir tümör
Difteri, tetanos, aselüler boğmaca ve pönomokoksal aşılar gibi bazı bağışıklık durumları.

Yenidoğan bebeğin ateşi nasıl düşürülür?

Ateş nasıl düşürülür?

Ateşi yüksek olan kişinin üzerindeki kalın kıyafetler hemen çıkartılmalı ve üzeri örtülmemelidir.
Baş bölgesine ve eklem yerlerine soğuk kompresler yapılmalıdır.
Alın, koltuk altı ve diz altı bölgelere ıslak havlular konulmalıdır.
Ateş soğuk uygulamalara rağmen halen düşme göstermiyorsa, ılık bir duş alınmalıdır. Kesinlikle buzlu su uygulaması yapılmamalıdır. Bebek veya çocuklar ıslak çarşafa sarılabilir. Aynı zamanda ateşi olan kişi sıcak su ile de duş almamalıdır.

Bebek İshalleri Nasıl Geçer?

İshal, su kaybına neden olur. O yüzden özellikle çocuklarda ve bebeklerde çok önemlidir. İshal tedavisinde su ve sulu gıdaların verilmesi temel kuraldır. Bulantı, kusma varsa besinler azar azar ve sık sık verilmelidir. Anne sütü alan bebeklerde anne sütü kesilmemelidir. Biberonla beslenen bebekler için ishal mamaları hazır olarak satılır, ishali geçene kadar çocuğunuza bu mamalardan vermelisiniz.

Bebeğimin ishal olduğunu nasıl anlarım?

Öncelikle, vücudunuzun normalinin nasıl olduğunu bilmeniz lazım. Yenidoğan bebekler sık sık, her beslenmeden sonra kaka yaparlar ve özellikle, eğer emziriyorsanız, kakaları oldukça yumuşaktır. Bunlara ilaveten, eğer anne sütü alıyorsa, sizin yedikleriniz de bebeğinizin kakasını etkiler.Ek gıdaya başladığında ise kakasının değişmeye başladığını biraz daha şekillendiğini görürsünüz. Elbette yediklerine göre zaman zaman değişiklik gösterecektir.

Bunların hepsini göz önünde bulundurduğunuzda bebeğinizi ishal olduğunu söylemek zordur.

Bebekte ishal neden olur?

İshal neden olur?

Buna sebep olan ihtimallerin listesi çok uzundur. Bebeğinizin ishali viral ya da bakteriyel bir enfeksiyon sebebiyle olmuş olabilir. Ayrıca bağırsak paraziti, antibiyotik alımı ya da yediği bir şeylerden de olmuş olabilir.

Viral Enfeksiyon

Çok sayıda virüs – rota virüsü, adenovirüs, calicivirüs, astrovirüs ve grip virüsü gibi- ishale sebep olabilir. Mide bulantısı, kusma, karın ağrısı, ateş, titreme de görülebilir.

Bakteriyel enfeksiyon

Bebek ishali nasıl tedavi edilir?

Düzgün bakıldığında ciddi bir durumun az görülmesine karşın, susuz kalınması durumunda ishal bebeğinizi hastanelik de edebilir. Bu sebeple yeteri kadar sıvı almasına çok dikkat etmelisiniz. Eğer bebeğinizde mide bulantısı ve kusma yoksa, anne sütü veya devam sütü de vermeye devam etmelisiniz.

Eğer bebeğiniz anne sütünü ya da devam sütünü kusuyorsa, doktordan pediatrik elektrolit solüsyon önerisi alabilirsiniz. Genelde bu solüsyonların vücutta kalması da anne sütünden veya devam sütünden daha kolaydır.

Bebeğimi ishalden nasıl korurum?

Sık sık el yıkama en önemli korunma yöntemidir. İshale sebep olan mikroorganizmalar elden ağıza kolayca geçerler.

Bebeğin bezini değiştirdikten sonra ya da banyoyu kullandıktan sonra ellerinizi minimum 15 saniye boyunca beyaz sabun ve ılık suyla yıkamalısınız. Yemek hazırlamadan önce de aynı şekilde yıkamalısınız. Bebeğinizin ellerini de sık sık yıkamalısınız. Ayrıca yemek hazırlama esnasında hijyen kurallarına ve yemeği iyice pişirmeye de özen göstermelisiniz.

Ne zaman doktora başvurmalıyım?